Sormadan edemiyorum;
Bu memlekette birileri, şimdilik adını gizlemek zorunda kaldıkları kendi milletlerinin antlarını okuyamadıkları için mi ''Türk'ün Andının'' okunmasından rahatsızlık duyarak sara nöbetine tutuluyorlar?
İçimizdeki Türk düşmanı, din tâciri malum ve müseccel marka mihraklar tarafından Andımıza karşı gelinirken, bakın ABD kendi okullarında 80 ayrı milletin çocuklarına ''Amerikan Andı''nı nasıl ve hangi cümlelerle okutuyor.
AMERİKAN ANDI;
“Amerika Birleşik Devletleri’nin bayrağına
Ve o bayrağı simgeleyen cumhuriyete
Bağlılık için ant içiyorum.
Herkes için özgürlük ve adâletle, Tanrı’nın
Gözetiminde, bölünmez, tek vatan için...”
BİZ KENDİ ANDIMIZDA NE DİYORUZ;
Türküm, doğruyum, çalışkanım, ilkem küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu milletimi özümden çok sevmektir.
Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.
Ey büyük Atatürk;
Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.
Varlığım Türk varlığına armağan olsun.
Ne mutlu Türküm diyene.
Okullarımızda okunması yasaklanan Andımızda çocuklarımız yüksek sesle hep birlikte ne diyorlardı ki birileri bundan fazlasıyla rahatsız oldular?
Hatta rahatsızlık duymalarının da ötesinde, anında tansiyonları fırlayıp öfkeleri kabararak salya sümük olup şirretleşiyorlar!
ANDIMIZIN OKUNMASININ GAYESİ;
Mensubu olmakla gurur duyduğumuz Türk milletinin adını çağlara haykırarak;
O körpecik ve masum dimağlara büyüklerine ve küçüklerine karşı sevgiyi ve saygıyı yerleştirmek...
Vatanını ve mensubu olduğu Türk milletini sevmeyi ve uğrunda fedakâr olmayı öğretmek...
Çalışmayı, üretmeyi, Türk milletini yükseltmeyi, gelişip ilerleyerek dünya milletleri arasında lâyık olduğumuz en üst seviyeye gelebilme azmini, aşkını ve gayretini kazandırmak...
Devletin kurucu önderi Mustafa Kemâl Atatürk’ün ismini anmak ve hatırlamak...
Ve de Türk olmanın hazzını ve gururunu yaşayıp şeref ve mutluluk duymalarını sağlamak...
NE YAPMAK İSTİYORLAR?
Andımızı okutmayarak;
Türk’ün ismini genç dimağlardan kazımak...
Karşılıklı saygıyı, sevgiyi ve yükselme aşkını yok etmek...
Türk'ün atası Atatürk'ü yetişen genç nesillere unutturmak...
Ve dahası, bu topraklarda mevcut olan binlerce yıllık Türk kültür ve medeniyetinin varlığını bütün izleriyle silip atmaktır...
ANDIMIZA KARŞI OLAN DÜŞMANLIĞIN ARKASINDA;
Şimdilik kendi soylarını açık edemeyenlerin, Türk'ün azâmeti ve asâleti karşısında içine düştükleri aşağılık duygusundan mütevellit kinleri vardır...
Andımızın kaldırılmasının ardında, Oslo ve İmralı'da eşkıya başına verilen sözler vardır...
Türk’ün varlığını asırlardır kabullenemeyen Batılı emperyalist eşkıyalar vardır...
Bilinmelidir ki;
Avrupa'da ve dünyada birçok ülkenin okullarında okuttukları Antları vardır.
ŞU SAÇMALIĞA BAKAR MISINIZ?
Biz Türk’üz dediğimizde, bu memlekette 36 ayrı etnik köken varmış, sonra onlar da kendi etnik kökenlerini söylerlermiş!
Öbürlerinin etnik kökenlerini saymalarına gerek kalmıyor ki, birileri kürsüye çıktıklarında ellerine aldıkları mikrofonlardan har daim saymaktalar zaten.
Maşallah, son zamanlarda 6 etnik köken daha keşfederek etnik köken sayısını 42 ye kadar çıkardılar.
Rahmetli Necdet Sevin Ağabeyi yazmıştı;
Türkiye'de yaşamakta olan üç kişiden ibâret Alman Protestan bir âile dahi etnik kökenlerden biriymişler!
HAYDİN HEP BERABER SÖYLEYELİM!
Varlığım Türk varlığına armağan olsun.
Ne mutlu Türküm diyen...