23 NİSAN DOLAYISIYLA
''ATATÜRK'' DİYEMEYEN BİRKAÇ SOYTARIYA
Osmanlı Sultanı Kanuni’nin yıllardır itina ile muhafaza edilen büyükçe bir resmi Hollanda Parlamentosunun duvarında asılı durmaktadır.
İçimizdeki soysuz soytarılar iyi okusunlar!
Hollandalılara sebebi sorulunca olayı şu şekilde anlatıyorlar;
1500 lü yıllarda Hollanda olarak büyük bir kıtlık yaşadık, halkımız açtı, açlıktan dolayı toplu ölümler başlamıştı. Kanuni Sultan Süleyman Hollanda’ya yüklü miktarda gıda yardımında bulunuyor ve bu yardımlar sayesinde Hollanda halkı açlık sebebiyle ölmekten kurtuldu.
Osmanlı Sultanı Kanuni’nin yardımları sayesinden açlıktan kurtulan ve daha sonra ise yine Kanuni’nin denizlerde önlerini açmasıyla zenginleşen Hollanda, Kanuni’ye karşı ahde vefa göstererek O’nun bir resmini yıllardır Parlamentolarında müstesna bir köşede asılı vaziyette saygıyla muhafaza etmektedirler.
Hollanda, Kanuni’ye karşı bu saygıyı, asâleti, ahde vefayı ve bu denli bir sadakati gösterirken, içimizdeki nankörlere bir bakın hele!
19 Mayıs 1919 da Samsun’dan karaya çıkarak KURTULUŞ MEŞ'ALESİNİ YAKAN ve zorlu bir İstiklâl Savaşı sonucunda, 9 Eylül 1922 de İzmir’den düşmanları denize dökerek Türkiye Cumhuriyetini kuran Gâzi Mustafa Kemâl Atatürk'ün ismini, resimlerini, veciz sözleri ve büstlerini dâirelerinden, meydan, cadde, sokak ve dağlardan söküp atan içimizdeki ahlâksızlar, Hollandalıların Kanuni’ye karşı olan saygı ve sadakatlerinin yüzde birini dâhi Atatürk'e karşı göstermekten mahrumlar!
Bütün bunlarla da kalmayıp;
O'nun eseri olan 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramında ''Atatürk'' ismini ağzına almayarak laubâli bir şekilde geçiştiren ahlâksızların her biri zehirli birer engerek yılanından farksız olup, en müstahkem yerlerimizi işgâl ederek, şımarık tavırlarla Türk milletine karşı ağzı cikletli sokak yosmaları gibi nanik yapmaktalar.
Bu ne nankörlük?
Bu ne kin böyle?
Ahde vefa imandandır.
Ahde vefadan ki o imandan mahrumsunuz!
Bir Hollandalı kadar da olsun insafınız yok!
Elin Hollandalısı, biraz mısır, biraz buğday, biraz patates yardımı için Kanuni'ye bu vefayı gösterirken; senin bacının- kızının- hanımının ırzı ve namusunun, mukaddeslerinin, vatanının ve bayrağının bir avuç mısır, buğday ve patates kadar da mı değeri yok ki Atatürk'ün ismini ağzına almıyor, kin kusup saldırıyorsun bre nankör, bre soysuz kepaze!
Bu soruların cevabını yıllar önce Neyzen Teyfik ne de güzel vermiş;
Esir iken mümkün mü ibâdet
Yatıp kalkıp Atatürk’e dua et
Senin gibi dürzülerin yüzünden
Dininden de soğuyacak bu millet…
İşgâldeki hali sakın unutma
Atatürk’e dil uzatma sebepsiz
Sen anandan yine çıkardın amma
Baban kimdi bilemezdin şerefsiz…
ORHAN KILIÇOĞLU