Bahçeli, “Kutlu hedeflerin zorlu etapları vardır. Çevremizde birbiriyle iç içe geçen olaylar vuku bulmaktadır. Türkiye’nin Filistin meselesinde gösterdiği samimiyet ve duyarlılık, Sayın Cumhurbaşkanımızın Irak ziyaretiyle somutlaşan ve iki ülke arasında siyasi ve ticari köprü olacak kalkınma yolu projesinin geniş imkân ve kazanımlarıdır.” diye konuştu.
Arslan Bulut da, ''Irak ile kalkınma yolu kurmak elbette iyidir ama küçük bir “etap” olmaktan öteye gitmez. Tarihi İpek Yolu’nu “Kuşak Yol” adıyla kurmaya çalışan ülke Çin’dir! Üstelik Kuşak Yol denilen yolların tamamı, Türk Coğrafyasından geçmektedir! Türkiye’nin veya Türk Cumhuriyetleri’nin, kendi coğrafyalarının hakkını vererek, bu kuşağı “Türk Kuşağı” olarak kurgulaması gerekir.'' diye yazdı.
Cumhur Pulic de diyor ki, ''Irak ile 'akepeli Türkiye'nin siyasi kalkınma yolu projesi, BOP'a odaklıdır. Ortadoğu'da sınırların yeniden çizilmesi ile ilgili. Ticari yönü ise, tamamen tüccar zihniyetlerine dayalı. Türkiye'yi bir deri bir kemik bıraktıkları gibi, Irak'a da (ABD işgali sonrasında) akbabalar gibi çökme, ya da (inek gibi) Irak'ın kalan sütünü sağma projesi.
Bu basit girişimlerinden anladığım şu. BOP ya da hayalledikleri kutlu topraklara ulaşmaları kolay olmuyor, hayli zorlanıyorlar. Suriye'nin kuzeyinden bir parça koparmaları şöyle böyle 10 senelerini aldı. Suriye'nin tamamını işgal edemedikleri gibi, Lübnan'da da zorlanıyorlar. Türkiye'de ise belediye seçimleriyle Türk halkı BOP iktidarına çelmeyi taktı. İktidarın 'yeni ucube anayasa'yı dayatması ise hiç kolay olmayacak. Malum projeleri durma noktasında gibi, çok yavaşladı.