Ermenistan'ın boyunu aşıyor da...

Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhurbaşkanı olarak Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 46'ncı yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, "Kıbrıs Rum tarafı Kıbrıs Türk'ünün siyasi eşitliğini ve Ada'nın doğal kaynakları üzerindeki eşit haklarını gecikmeksizin teslim etmelidir." çağrısında bulundu.

Yakın geçmişte Erdoğan, Kıbrıs Türklerinin Annan Planı'nı kabul etmesi için çalışmış ve bunda da başarılı olmuştu. Erdoğan, Türkiye'de konferanslar veren KKTC'nin kurucu cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'a da "Git memleketinde konuş" demişti.

Erdoğan'ın, Denktaş'ın bir ömür savunduğu "siyasi eşitlik" yoluna girmesi önemlidir. Fakat artık KKTC'nin tanınması için faaliyet göstermek gerekiyor..

Çünkü sorun artık Libya ve Suriye krizleri ile birlikte Doğu Akdeniz sorunudur ve bu bölgedeki mücadelenin asıl sebebi, stratejik hedeflerle birlikte petrol ve doğalgaz kaynaklarıdır. Bu gerçeği ilk defa Denktaş söylemiş ama Erdoğan bu konuyu o zaman değerlendirmemişti. Şimdi Libya Ulusal Mutabakat hükümeti ile varılan deniz yetki alanlarıyla ilgili uzlaşma, bakalım bu zaman ve saha kaybını telafi edebilecek mi?

* * *

Dış politikada yeni kriz ise Ermenistan'ın Azerbaycan'a karşı saldırıya geçmesidir.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ilk andan itibaren ifade ettiği gibi bu, gerçekten Ermenilerin boyunu aşan bir teşebbüstür. Biz de diyoruz ki bu açtıkları kumpasın altında kalacak, bu kumpasta boğulacak ve yaptıkları işin hesabını mutlaka ödeyeceklerdir." dedi.

Saldırının Ermenistan'ın boyunu aştığının en ciddi göstergesi, Rusya'nın 150 bin asker, 414 uçak, 106 gemi ile birlikte, bölgede son dönemlerin en büyük askeri tatbikatını yapmasıdır. 

Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, farklı bir uyarıda bulundu ve Irak, Suriye ve Libya'da savaş durumunda olan Türkiye'nin, küresel güçlerin kışkırtmasıyla Azerbaycan'a saldıran Ermenistan'a karşı dördüncü cephe açmaya zorlandığını söyledi.

Türkiye'nin Mısır'la bile çatışmaya itildiğine dikkat çeken Tantan, arkadaşımız Fatih Erboz'a şunları söyledi:

"Temel hedefi enerji kaynaklarına el koymak olan birinci ve ikinci dünya savaşıyla bölgeye çökmek isteyen güçler yani, ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Almanya'nın tekrar harekete geçtiğini görüyoruz. Libya'dan itibaren Kuzey Afrika, Orta Doğu, Kafkaslar, Balkanlar ve Hazar Havzası'nda vekâlet savaşları ile çatışma alanları yaratılıyor. Nihayet, Azerbaycan'a saldırttıkları Ermenistan'ı da bu oyuna dahil ettiler. Nitekim Azerbaycan-Gürcistan sınırındaki Tovuz'a yönelik Ermeni saldırısı, Erivan'ın 'aklını aşan' bir mahiyet taşıyor. Zira Türkiye'yi Hazar'la buluşturan BTC, TANAP ve demiryolu projeleri hep bu bölgeden geçiyor."

* * *

Anadolu Ajansı için bir analiz yapan Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi'nden Dr. Cavid Veliyev de şu bilgileri hatırlattı:

"Çatışmanın gerçekleştiği yer, Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye koridorunun, enerji ve taşımacılık yollarının çok yakınında bulunan Tovuz bölgesi. Tovuz'da yaşanacak bir istikrarsızlık doğrudan Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattını, Güney Gaz Doğalgaz Boru Hattı ve Bakü-Tiflis-Kars demiryolunu etkileyebilecek güçte.

Bu koridor, Türkiye'nin Orta Asya'ya açıldığı, Hazar petrol ve doğalgazını Türkiye'ye ve dünyaya taşıyan enerji ve taşımacılık hatlarının bulunduğu koridordur. Ermenistan'ın dışlandığı bu projeler bir taraftan Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye'yi birleştiren ve Güney Kafkasya'nın dünyaya çıkış projeleridir, diğer taraftan da Azerbaycan ekonomisinin can damarıdır."

* * *

Saldırı Ermenistan'ın boyunu da aklını da aşıyor ama Türkiye, dördüncü cephe açmaya zorlanırken, eş zamanlı olarak baroları parçalamak için yasa çıkarmak ve Ayasofya'yı ibadete açarak, haçlı ittifakına yol açmak hangi akla hizmet ediyor?

YORUM EKLE