TÜRKLER ANADOLU’DA OLMASAYDI UŞAK OLUP SÜRÜNECEKTİNİZ!
Bu topraklar üzerinde yaşayıp ta Türk isminden rahatsızlık duyan alçakların dikkatlerine!
Allah'ın Doğuda bir ordusu vardır. Onun adını TÜRK koymuştur. Kendisine başkaldıranlardan işte onlar vasıtasıyla intikam alır.
(Hadisi nakleden Kazvini el Kaşgarlı Mahmud / Divanü'liLügat et-Türk / İstanbuli 1333,S:292)
ŞAYET TÜRKLER ANADOLU'YA GELMEMİŞ OLSAYDILAR:
1- Soyunuz bu günlere gelebilecek miydi?
2 - Soyunuz bu günlere gelmiş olsa bile insanca bir yaşama hakkına sahip olabilecek miydiniz?
3 - Hangi dini yaşamaya mecbur edilecek ve şu an sünnetli mi, sünnetsiz mi dolaşacaktınız?
4 - Bugün Türk milletinin etkili yerlerinde mi, yoksa bir uşak olarak gayr-i Müslim efendilerinizin emirlerinde mi olacaktınız?
5 - Ananıza anam, karınıza karım, kızlarınıza kızım diyebilecek miydiniz?
6 - Türklerin gelişine kadar, irili ufaklı kavimler ve milletler mezarlığı olan Anadolu'da, analarınız, atalarınız yeri belli birer mezarlıkta mı, yoksa bir köpek kadar dahi değersiz ve yeri bilinmeyen çukurlarda mı yatar olacaklardı?
9 – Bu topraklarda kurulu olacak olan devletin Cumhurbaşkanının, Başbakanının, Meclis Başkanının, Bakanlarının, Milletvekillerinin, Vâlilerinin ve Mahalle Muhtarlarının isimleri birer Müslüman ismi olan; Ali, Binali, Recep, Şaban, Ramazan, Ahmet, Mehmet mi olacaktı yoksa YORGİ, GYORGİ, AVRAM, DİMİTRİ, SARKİSYAN, DAVİD Mİ olacaktı?
10 – 150 Bin kadroya sahip bir Diyanet Teşkilâtı ve 90 Binden fazla câmisi olan bu mübarek vatan toprakları şimdiki gibi TEVHİT COĞRAFYASI MI, yoksa kilise, havra ve manastırlarla dolup taşan Allah’ın rahmetinden mahrum bir TESLİS COĞRAFYASI MI olacaktı?
Anadolu topraklarını milyonlarca evlâdının kanı - canı pahasına İslâm yurdu yaparak, dünyanın neresinde küffar zulmüne uğramış bir Müslüman varsa imdadına koşan Türk milletinin ismine, kimliğine, devletinin üniter yapısına, Andına karşı kin besleyip düşmanlık edenlerin bir de kalkıp Müslüman olduklarını söylemeleri çok büyük bir yalan, sahtekârlık ve riyakârlıktır.
Türk milletine ait olan bu topraklar üzerinde Türk'ün tüm nimetlerinden faydalandıkları halde nankörlük ederek; Türk ismini duyunca ağızları köpürerek salya dökenlerin bilmelerini isterim ki, İslâm âleminin ve mazlum milletlerin kurtuluşu ve de bu coğrafyanın huzuru, üzerinde yaşayanların mal, can, namus emniyetleri, insanca bir hayat sürmeleri ancak ve ancak Türk milletinin ve Türk milliyetçilerinin sayelerinde mümkündür.
ÖZETLERSEK;
Bugün, kendilerini yüce Türk milletinin birer mensubu olarak kabul edip hiçbir makamı ve hiçbir nimeti esirgemediğimiz şahıs ve zümrelerin, kopmaz tarihi ve kültürel bağların yanında, İslâm’ın mânevi potasında yoğrularak etle tırnak misâli vücuda getirilmiş mâzisi bin yılı aşkın bir bütünlüğün inkârı cihetine saparak; mel’un ve mütecaviz Batı’nın gizli servislerinin hile ve desiselerine kanıp çok büyük bir nankörlükle Türk kimliğini reddederek onu bir alt kimliğe indirme gayreti içinde olmalarını anlamak mümkün değil.
Gelin bu kadar alçalmayın, züppeliği bırakın!
Sakın ha, bunca nankörlükten sonra kalkıp bir de Müslümanlık iddiasında bulunmayın!
Türk'süz bir dünyanın un ufak olup fezanın boşluğuna savrularak yok olması insanlığın hayrına olur. Çünkü Türk'süz bir dünya, mazlum milletlerin cehennemi olur.
ORHAN KILIÇOĞLU