Servet AVCI'nın yazısı:
Dalaman'da bir vatandaşımız 'Dolar' olan soyadını, hem esnaf komşularının mizahına malzeme olmamak hem de ABD'nin ekonomik yaptırımlarına tepki koymak için 'Dalar' olarak değiştirme kararı almış…
Haberin 'havuz'a düşer düşmez, ekonomide dengelerin değişmesi, borsanın tavan yapıp, Amerikan Dolarının Zaire parası karşısında bile değer kaybetmesi, yapılan hamlenin ne kadar doğru olduğunu gösterdi…
İlgili vatandaşımızın 'Dalar' soyadını almasıyla bile ABD'nin bu kadar sarsılması karşısında "Keşke 'Dalar' değil de 'Çitfdalar' yapsaydım" diye hayıflandığı, öldürücü tokadın bununla geleceğini söylediği iddialar arasında…
Şimdi sıra 'Dalar' soyadını alan vatandaş ve onun gibi düşünenlerin, devleti Dolar'la borçlandıranlara, hâlâ bunu sürdürenlere, havaalanlarını, hastaneleri, köprüleri tefeciye kaptırır gibi Dolar karşılığı onlarca yıllığına kaptıranlara dalmasında tabii!..
Üzüntüden kendisini şaraba vurmuş derbeder Trumph'a binlerce kilometre öteden dalmak kolay… İnsan, kendi vatanında, kendisini Trumph'un parasıyla mahkûm eden anlayışa demokratik demokratik ne zaman dalacaklar merak ediyor…
***
Havuz medyasının bu tür 'millî refleksler' karşısındaki duyarlılığı gerçekten göğüs kabartıyor… Havuz olmasa, kimle ne zaman dostuz, ne zaman düşmanız, dost-düşman sıralaması hava durumu gibi anlık değişirken nasıl uyum sağlayacağız bilemeyeceğiz… Bu anlamda havuz medyası gerçekten büyük hizmete imza atıyor…
Meselâ biz bayrama giderken Almanya'ya düşmandık… Heriflere 'Nazi mazi' diyorduk… 'Deutsche Bank'ı ellerinden alacağız' diye korkudan tir tir titriyorlar, üçüncü havaalanımızı çekemiyorlardı… Hatta Air Berlin sırf bu yüzden batmıştı…
Havuz sayesinde öğrendik ki şimdi yine dost olmuşuz… Fransa ve İngiltere'yle de öyle… ABD'nin tutumuna karşı bu ülkeler artık bizim yanımızda yer alıyorlarmış… Bugün öğleden sonra bir değişiklik olursa, yani tekrar düşman olursak, havuz, bizi çekemeyenlerin listesine yine bunları ekleyecek, bizi aydınlatacaktır…
Bu arada "Şanghay Beşlisi vardı ne oldu?" diye soran olursa, onu Adana Altılısı ile bir ara becayiş ettiğimizi hatırlatalım ve gerekirse tekrar gündeme alabileceğimizi belirtmiş olalım…
***
Soyadını 'Dolar'dan 'Dalar'a değiştiren ince ruhlu vatandaşımız hatırlayamayabilir ama biz hatırlatalım… Amerikan seçimlerini Trumph kazanınca bizde sevinç nârâları atanlar oldu… Bunların tamamı havuz medyasında gerçekleşti…
Bunlara göre Donald Trumph, Amerikan ezilmişlerini temsil ediyordu… Elitlerin beğenmediği, dalga geçtiği, karikatürize ettiği, tıpkı bizdeki gibi 'ötekileştirilenleri' temsil ettiği ve herkes Clinton kazanacak zannederken onun kazanmasının çok çok kıymetli olduğu gibi akıl ötesi yorumlar havada uçuyordu…
O gün Trumphçı kesilen havuzun bugün ona karşı Merkel'li, Macron'lu, May'lı hücuma geçmesi, basındaki kaliteyi ve dönüşüm gücünü mü, yoksa bunu yiyenlerin zekâ seviyelerini mi? İşte bu 'millî ve yerli dalıcı' kardeşlerimiz için önemli bir soru?
***
Bu arada yeni Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy Bey'i "Vatandaşa kazıklanıyormuş hissi vermeyeceksiniz" şeklindeki açık yürekli beyanından dolayı tebrik edelim…
Turizm beldelerindeki bazı esnafın özellikle yerli turisti kazıklamaya yönelik eylemleriyle ilgili söylüyor Bakan Bey bunları…
"Kimin hangi ürünü kaça sattığı ya da Euro veya Dolar'la sattığına karışmayız" diyen Bakan Bey, sezon başı fiyatlarıyla sezon sonu fiyatları arasındaki farka meydana getiren fırsatçılara sesleniyor: "Vatandaşa kazıklanıyormuş hissi vermeyeceksiniz…"
Mesele histe… Hissetmek veya hissettirmemekte… Yani usulde…
Servet AVCI
(Yeniçağ)
Güncelleme Tarihi: 05 Eylül 2018, 07:27