ALLAH'TA YOK OLANLAR!
HAZİNEDE KAYBOLANLAR!
İlim sahibi olmanın yolu çalışmaktan geçer.
Yani ilim, çalışılarak elde edilirken, irfan ise Allah- ü tealânın sevdiği kullarında bulunan çok üstün bir meziyettir.
İrfan, Tasavvufta "fena- yok oluş" mertebesine erenlerde bulunur.
İman ve takva ehli insanlar Hakk'ta yok olup irfan sahibi olurlarken,
Bazıları ise parada, pulda, devletin hazinesinde yok olup ...... oluyorlar!
Eski yıllarda toplumda irfan sahibi dava adamlarına kıymet verilir, fikirleri alınır, danışılır ve her daim dikkate alınırlardı.
Ya şimdilerde?
Ne ilme gerek var, ne de irfana!
Şimdilerde geçer akçe;
Hokkabazlık,
Düzenbazlık,
Sahtekârlık,
Din tâcirliği.
Önce TBMM'den ve Diyanetten başlamak üzere devletin bütün kurum ve kuruluşları bilerek ve kasten Türk'ten intikam alırcasına ekşitilmiş.
İlim- İrfan kovulmuş,
Ahlâk- Asalet ara ki bulasın,
Devletin tepesinde ''racon kesen'' külhanbeyleri türemiş,
İlimsiz, irfansız kişiler devletin tepesine çöreklenip tebelleş olmuş.
Derken 22 yıl gibi bir zamanda devlet hallolmuş. Tersanelerine girilip ordusu dağıtılmış!
Devletin bütün kurumlarıyla felç edildiği böylesi karanlık günlerde Mecliste, meydanlarda arslanlar gibi kükreyen Türk milliyetçileri, ülkücü kuruluşlar, dahası koskoca bir MHP vardı.
Gel gör ki Balgat şaşkınlar- dalkavuklar ve hokkabazlar kulübüne döndürülmüş!
Milyonlarca Türk milliyetçisinin- Ülkücülerin BALGAT TRAFOSUNDA biriken elektriği, Bilge denen zatın döşediği YER ALTI KABLOSUYLA gizlice AKSARAY'A aktarılıyor ve bu kaçak elektrik sayesinde AKSARAY'IN ışıkları hiç sönmüyor!
İlim dışlandı,
İrfan ehli kovuldu,
Edep zaten yoktu,
İman ara ki bulasın.
Helâle bakan yok,
Haram revaçta,
Namus yük oldu,
Fuhuş koruma altında!
Geriye ne kaldı?
Ne kalacak ki;
Hokkabazlık,
Düzenbazlık,
Sahtekârlık,
Din tâcirliği.