İlki, Kelime-i tevhid’de geçen Hz. Muhammed ismi
İkincisi ise, dağlara yazılı ‘’Ne mutlu Türk’üm diyene’’ sözü.
Bu şu demek oluyor;
Hz. Muhammed isminden ve Türk sözünden, hatta içinde Türk kelimesi geçen her cümleden rahatsızlık duyuyorlar!
İlk Öğretim Okullarımızda on yıl sureyle çocuklarımıza okutulmak üzere, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Yüksek Kurulunca 2004 yılında kabul edilen DİN KÜLTÜRÜ VE AHLÂK DERSLERİ KİTABINDA, Kelime-i Tevid’in, "Allah'tan başka İlâh yoktur. Hazreti Muhammed (sav) Allah'ın Peygamberidir" şeklinde olması gereken açıklamasından, ‘’Hazreti Muhammed (sav) Allah'ın Peygamberidir" bölümü çıkartılmıştır ki bu insanı küfre götüren çok büyük bir günahtır.
KELİME-İ TEVHİD ; "LÂ İLÂHE İLLELLÂH, MUHAMMEDÜN RESÛLÜLLAH."
Kelime-i Tevhidin anlamı: "Allah'tan başka İlâh yoktur. Hazreti Muhammed (s.a.s.) Allah'ın Peygamberidir""
KELİME-İ TEVHİD;
İslâm dinine girişin, bu dini kabullenişin tek kapısı ve bu kapıyı açan tek anahtardır.
Tevhid’den HZ. Muhammet ismini çıkartmak; İslâm’ın anahtarını kırıp, giriş kapısına kalın duvarlar örmekten başka ne olabilir ki? İşte İslâm'ı kullanarak iktidara gelen AKP bunu yaptı.
KELİME-İ TEVHİD AÇIKLAMALI MEALİ
1. Lâ: Yoktur
2. ilâhe: Hiç Bir İlah.
3. İllallâh: Ancak Allah’u Tealâdan Başka.
4. Muhammedün: Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi vessellem.
5. Resûlüllah: Yüce Allah'ın c.c göndermiş olduğu Resulüdür.
‘’NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE’’ SÖZÜ İSE;
Türklüğü kabul edişin, birliğin, bütünleşmenin, dirliğin, bu vatan toprakları üzerinde huzur içinde birlikte yaşayabilmenin, kardeşliğin ifâdesidir.
Birlik, kardeşlik ve bir arada huzur içinde, kavgasız nizasız yaşamanın en güzel ifâdesi olan ''Ne mutlu Türk'üm diyene'' sözünden fazlasıyla rahatsız olan ETNİK ÇETE, bu söze karşı seviyesizce savaş açtılar, dağlardan silip, ders kitaplarında çıkarttılar!
Hatta, bir zamanlar 06 plâkalı şehrin 864 rakımlı tepesinde bir kayanın üzerine oturan GAYSERİ EŞRAFINDAN adı ABDULLAH olan zatta, ''Ne mutlu Türk'üm diyene'' sözünü dağlara taşlara yaza yaza iptidai ve gülünç bir ülke durumuna geldik dedi.
Bunların eline bir kova boya bir de fırça verilse, inanın dağları, taşları, şehir ve kasabaları, ''Ne mutlu E-rmeniyim'', ''Ne mutlu Y-ahudiyim'', ''Ne mutlu H-ıristiyan bilmem neyim'' sözleriyle doldururlar!
Bunlar, Türk'ten gayrı her şey olurlar!
Türk olmak insan olmaktır!
Bunlarda da insanlığın zerresi bulunmayınca, niçin ve nasıl Türk'üm diyebilsinler!
İyi ki de Türk'üm demiyorlar, yoksa Türklük bu lekeyi asla kaldıramaz!
BÜTÜN BUNLARDAN ÇIKAN SONUÇ ŞUDUR;
Kelime-i Tevhid’den Hz. Muhammet ismini çıkartmakla; biz Hz. Muhammed Mustafa’nın ümmeti, ‘’Ne mutlu Türk’üm diyene’’ sözünü ise kitaplardan, dağlardan silmekle de biz Türk milletinin bir ferdi değiliz, asla bu ikisini kabullenmiyoruz. Bizler ne dinde birliği ve ne de millette bütünlüğü içimize sindiremiyoruz demek istiyorlar ki bizler bunu zaten biliyorduk!
Bütün bunlar yapılırken MHP- CHP- İYİ PARTİ yıllardır niçin susuyorlar ki?
Niçin olacak, her üçünün de, ne İslâmla, ne de Türklükle bir bağları kalmış. Biri milli, diğeri İslâmi olan bu iki değerimize karşı yapılan saygısızlıklardan en küçük bir rahatsızlık dâhi duymuyorlar.
Muhalefet Partilerin lider ve Milletvekillerinin tamamı sorumsuz, ciddiyetsiz, nemelâzımcı, manken özentisi, mâna fukarası zavallının tekidirler.
Mevcut muhalefetin seçmenleri de, aynen lider ve seçtikleri Milletvekilleri gibiler, olanların farkında bile değiller.