Kahpeleri görüp;
Üzülüp ümitsizliğe düşme.
Her şey değişecek umutlu ol.
Hak yoldasın, Hakk seninle, mutlu ol.
Türk, Allah’ın sevdiği asil ve soylu bir millettir.
Ülkücüler Allah’ın Türk’e bahşettiği vel-i nimettir.
Yakındır ters esen kahpe rüzgârların yön değiştirmesi.
Ters esen rüzgârların yönü değişip Türkün sancağını şişirecek.
Bu yön değiştirme o kadar kolay olacak ki, hep birlikte göreceğiz.
CAN ÜLKÜDAŞ!
Seni yaratan Cenab-ı Allah'ın, ''ELESTÜ Bİ RABBİKÜM'' (Ben sizin Rabb'iniz değil miyim) sorusuna, ''BELÂ'' (Evet) diyerek çıkmış olduğun dünya yolculuğunda Allah’a verdiğin bu ‘’KULLUK SÖZÜ’’ ne sadık kaldığın, atanı sevip saydığın, Türk töresini yaşadığın müddetçe, hangi konumda olursa olsunlar tüm hainlerin senin önünde diz çöküp eğileceklerini sakın unutma!
‘’Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini,
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?’’
Yukarıda ki mısralarla yakınan Namık Kemâl’e, Atatürk’ün aşağıda ki cevabını hatırla ve vatanın bahtı kara maderini kurtaracak olanın sen olduğunu sakın unutma!
‘’Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini,
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini''
ÇANAK YALAYICILARIN HAVLAMALARI MORALİNİ BOZMASIN!
Her Allah’ın günü ve saatinde televizyon ekranlarına tüneyerek her konuda ahkam kesen trahomlu cam sinekleri milleti aptal yerine koyup, sadece yaladıkları çanağın sahibinin propagandasını yaparak onların ihanet ve pisliklerini cilâlarlar. Bu cilâcıların iğrenç sözlerini ciddiye alarak ümidin sarsılmasın.
Sen, bunların Prof, Doçent, Dr, Aydın, Rektör, İlâhiyatçı, Yazar, Çizer etiketlerine bakma!
Bunların yaladıkları çanağa konan yal milletin parasıyla alınmış olmasına rağmen, bunların millete yapamayacağı ihanet, atamayacağı kazık, söyleyemeyeceği yalan yoktur.
Trahom mikrobu taşıyan bu ekran sineklerinin üç kuruşluk menfaatleri için;
Giremeyecekleri kılık,
Karıştırmayacakları pislik,
Uşak olmayacakları insan,
Söylemeyecekleri yalan,
Bağlanmayacakları dam,
Boyunlarında taşımayacakları tasma,
Üç kuruşluk dünyalık için yapmayacakları maskaralık,
Masum ve günahsız insanlara atamayacakları iftira yoktur!
Yeter ki yalını veren efendileri istesin!
Daha da açıkçası bunların mesleği, çanağını yaladığı efendilerinin NECASETLERİNE GÜL DİKMEKTİR!
Yeter ki sen;
Genlerinde mevcut olan ‘’TÜRKLÜK MAĞMASINI’’ harekete geçir!
Yeter ki sen;
Kendini Kürşat’ın 40 çerisinden biri olarak gör, titre ve kendine dön!