''Tüm kahpeliklere rağmen ulu çınarın yorgun ülkü kökleri, Şeyh Edebali'nin bağrından çıkan ulu çınarı besleyecektir!''
Osman Bey rüyasında, Şeyh Edebali'nin koynundan bir ayın doğup, kendi koynuna girdiğini ve göbeğinden çıkan ağacın ise bütün dünyayı kapladığını görmüştü.
O ağaç, ulu bir çınardı. O çınar Türk milletiydi.
Ülkücü hareket ise bu ulu çınarı, bütün imkânsızlıkların yanında, içeriden- dışarıdan gelen ve de gelecek olan tüm kahpeliklere rağmen besleyen, beslemeye de devam edecek yorgun lâkin yılmayan bir köktür.
Türk düşmanı kahpeler bu zamana kadar acımasızca adı ''ülkücü hareket'' olan bu kökün 5000 ülkü filizine kıydılar.
Her gün hiç ara vermeksizin içeriden ve dışarıdan hoyrat ellerin tutuğu binlerce balta inmektedir bu kökün üzerine ki, gayeleri bu ulu çınarı köksüz bırakarak kurutup yok etmektir.
Bu mübarek köke balta vuran kahpeler bilsinler ki, bu dava uğruna toprağa düşen 5000 şehidimizin şehadet kanlarında boğulacaklardır.
Kıyamete kadar bâki olmak üzere tapusu Cenab-ı Allah tarafından Türklere kesilen Anadolu'ya asırlarca evvel dikilen ulu çınar, dalları altında nice mazlum ve mağdur toplulukları huzur içinde yaşatmıştır.
Bir ulu çınar olan Türk milletine ve ülkücü davaya karşı ihanet edenler asla başaramayacaklar ve yaptıkları ihanetleriyle zelil olup, lânetlerle anılacaklardır.
Anadolu'da hayat bulan bu ulu çınar, yıllar içinde sayısız kahpelikler gördü. Büyük bir acımasızlıkla bazen dallarına, bazen köklerine ardı ardına baltalar vuruldu ve en son Sinan Ateş gibi bir dalına kıyıldı.
Vurulan bütün balta darbelerine, toprağa düşürülen evlâtlarına rağmen, toprağın derinliklerinden gelen ve adına ÜLKÜCÜ HAREKET denilen bir kökü var ki, bu kök olduğu müddetçe ulu çınarı yıkmak ne mümkün.
Ulu çınar, bütün kahpeliklere, tüm balta darbelerine rağmen Ülkücü Hareket denilen kökü sayesinde ayakta kalıp ''Ne Mutlu Türk'üm'' diyerek çağlara meydan okudu, bundan sonra da kıyamete dek okuyacaktır.
Hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın ki;
Ulu çınarı besleyen ÜLKÜCÜ HAREKET denen bu kök, Türk'ün tarihinden, töresinden ve İslâm dininden aldığı öz su ile bu çınarı ebediyen besleyerek yaşatacaktır.
İmanımız,
İnancımız,
İnadımız ve gayretimizle bu ulu çınara hayat verip onu kıyamete kadar ayakta yaşatmak biz ülkücüler için en makbul ibâdetlerden olup, yarın mahşer günü hayırlı amellerimizden sayılarak mizan terâzisinin sevap kefesine konularak tartılacağından hiçbirimizin en ufak bir şüphesi olmasın.
Gayret biz ülkücülerden, Tevfik Allah'tandır.
6 Şubat 2023
ORHAN KILIÇOĞLU