Bu konuya daha önce bir kaç defa değinmiştim.
Israrla bir daha yazıyorum. Bir daha, bir daha yazacağım.
Medya maymunlarının etkisi hem sanalda, hem de gerçek hayatta, bir sohbette, bir çok yerde karşımıza çıkıyor. Özellikle gurbetçilerin büyük çoğunluğunun 'Türk kanalları' zannederek izledikleri bu malum kanallar (lağım kanalları da diyebilirsiniz) aylık ya da senelik ücrete tabii. Bizim zavallı gurbetçilerimiz 'zehirlenmeğe' para ödüyorlar maalesef, farkında bile değiller.
Düşünmekten aciz beyinleri yıkayan bu lağım kanalları nasıl etkisiz hale getirilir? Kolay değil... Yurt dışındaki bu insanlarımız öyle parmakla sayılacak kadar değiller. Üstelik onların da vatanda akrabaları, sevenleri var. Yani, gurbette olsalar da vatandan kopmuş değiller.
Türkiye'de sosyal ilişkiler nasılsa, paralel olarak yurt dışında da öyle ne yazık. BOP diyanetinin kolları ahtapot kolları gibi, uzanmadığı yer yok yeryüzünde. Sözde 'Feto bitti' denilse de, görevi devralanlar iktidar yandaşları. Camiilerde verilen vaazlarla, haftalık düzenledikleri sohbetlerle zehirlenenleri, malum kanallarla zehirlenenlere eklediğimizde, karşımıza çıkan hiç de küçümsenmeyecek sayıda bir 'mankurtlar ordusu'.
Onlarla konuşmak, sohbet etmek, asıl gerçekleri açıklamak; anında kavgaya davetiye çıkarmak gibi. Yalnışları doğru zanneden, nefretle doldurulmuş, beyinleri yıkanmış, bir daha asla iflah olmayacak bu insanları kaldırıp attığınızda, etrafınızda pek kimsenin kalmadığını görüyorsunuz. Onları tekrar kazanmak için vatanı kirinden temizlemek, medyayı ele geçirmek şart. Şu şartlarda bu da mümkün olmadığından, onları mecburen yok farz edecek, düşe kalka da olsa, bu engebeli yolda yürümeye devam edeceğiz.