Benim adresim Hakk'ın yanı, Türk'ün otağıdır.
Allah sevgisiyle dopdolu olan gönlüm Türk âlemini kucaklayacak kadar geniştir.
Bütün siyâsiler benim nazarımda cüce ve sığdırlar.
Çünkü gönülleri çorak, sevgi pınarları kurumuş, merhamet damarları büzülmüş, Türk milletine ve tarihinin derinliklerinden gelen değerlerine karşı hoyrat ve vefasızdırlar.
Benim ülkücülüğüm, Balgat'a ve Bilgenin iki dudağı arasına hapsedilecek kadar ne sığdır, ne de cılız bir slogandır.
Bir Atatürk'ü, bir Başbuğ Alparslan Türkeş'i, bir de Atsız Hocayı tanırım.
Mücâdelem;
Türk'ün ırzı, namusu, vatanı ve devleti içindir.
Mücâdelem;
1000 yıl sonra bu topraklar üzerinde doğacak olan kız çocuklarımızın iffet ve bekâretleri uğrunadır.
Mücâdelem;
Türk milletinin ve gelecek kuşakların istiklâl ve istikbâlleri adınadır.
Bu kutsal değerler uğurda mücâdele ederken kalbimde en küçük bir korkuya yer yoktur.
Çünkü kalbim ve gönlüm İslâm imanı ve Türklük sevdasıyla dopdolu olduğundandır ki korku denen şey gönlümde ve kalbimde kendine yer bulamaz.
Yazılarımı anlamadan,
Benimle aynı endişeleri taşımadan,
Ve de milletimizin bekası uğruna düşüncelere dalıp uyku nedir bilmeden sabah etmeyenlerin yazdıkları yorumlarını, müstevli kalıntıları olmalarına veriyorum!
Ey gaflet ehli!
Ey AK tasmalı yandaş trol!
Ey liderini ma’bud edinmiş şaşkın!
Milli konularla ilgili yazılarımın altına yorum yazarken acele etme, tekrar tekrar oku. Sindire sindire okuduktan sonra ıssız bir köşeye çekil ve başını iki diz kapağının üzerine koyarak 1000 yıl sonra bu topraklar üzerinde doğacak kız çocuklarımızın iffet ve bekâretleri adına bugünden ben ne yapabilirimin endişesine kapıl. Kapıl ki yazdıklarımı anlayabilesin. Bu işler yüksek bir iman ve asâleti gerektirir.
Türk milletini tehdit eden saldırıları görüp irkilmek için sarsılmaz bir iman, yüksek bir milli ruh, Türk milleti namına istiklâl ve istikbâl endişesi, gören göz, kahrolan bir yürek gerek. Bu hasletlerden mahrumlara ne anlatırsan hikâye gelir.
EY TÜRK EVLÂDI!
Daha fazla vakit geçmeden,
Düşmanın hançeri böğrünü delmeden,
Bacın Ayşe, hanımın Fatma, komşun Havva Teyze ve dahası topyekun milletinin namusu, iffeti ve şerefi, sureti haktan gözüken şer güçlerin ayakları altında kalmadan bir an evvel genlerinde mevcut olup ilâhi şifrelerle ta ezelden kodlanmış Türklük mağmasını harekete geçir ki;
Genlerindeki o muhteşem ''Türklük mağması'' volkanik patlamalarla lav olup, Vezüv yanardağı gibi hainlerin üzerilerine akarak onları Pompei şehrinin sapıkları misâli ibretlik birer taş eylesin.
Taşlaşsınlar ki;
Gelecekte zuhur edecek hainler, kendilerinden önce Türk'e kefen biçmek isteyenlerin acı akıbetlerini görüp ibret alsınlar!