"Özel ordu kuruluyor" haberleri…

Türkiye'de gündem, Muharrem İnce'nin "Memleket Hareketi..." İster istemez akla Mustafa Yıldızdoğan'ın "Bizim memleket, Bizim memleket, Ah canım, cananım, Bizim memleket" türküsü geliyor ama bakalım memleket bu işe ne diyecek?

* * *

Ben kendi gündemime döneyim.

Sosyal medyada paramiliter kuvvetler kurulduğuna dair iddialar dolaşıyor. "Özel ordu kuruluyor" diyenler var. Paramiliter kuvvet, "yarı askeri silahlı kuvvet, milis kuvveti" demek…

Bu sebeple, konuyla ilgili bir uzman görüşü paylaşmak istiyorum.

Murat Ünsaldı, emekli bir kurmay subay ve yüksek lisans tezi "Kuva-yı Milliye'den Düzenli Orduya Geçiş" adını taşıyor. Ünsaldı, bu birikiminin ışığında, son yıllarda gündemde olan "paramiliter kuvvet teşkili ve kullanılması" konularındaki kaygılarını bize yazdı:

"Biz Türkler, paramiliter kuvvetler konusunda dünyadaki en tecrübeli milletlerden biriyiz. Osmanlı'nın son dönemindeki Teşkilat-ı Mahsusa, İstiklal Harbi dönemindeki Kuvayı Milliye ve Kıbrıs'taki Türk Mukavemet Teşkilatı, bu konudaki rüştümüzün yakın tarihimizdeki örnekleridir.

Bu tecrübemizin, milli menfaatlerimizin; devlet adamlarımız tarafından açıklandığı ve basına yansıdığı şekliyle Suriye ve Libya'da olduğu gibi tahakkuku maksadıyla tekrar canlandırılması, çok dikkatli olunması ve devlet aklıyla, kılı kırk yararak düşünülmesi gereken bir konudur.

Doğru yer ve zamanda kullanıldığında çok faydalı olan paramiliter kuvvetlerin en mahsurlu yanı, düzenli askeri birliklerden farklı olarak, kendi fiili silahlı otoritesini devletin otoritesi ile mukayese etme yanlışlığına düşebilmesi ve devletin iradesine karşı durabilme potansiyeline sahip olmasıdır.

Tarihimizdeki paramiliter kuvvetlerimiz, haklarını teslim edelim, hayırla yadedilmesi gereken işler yapmışlardır. Ama bu kuvvetlerin, gerek faaliyetlerini yürütürken, gerekse devlet disiplini içerisine alınması veya tasfiyesi esnasında acıklı ve trajik olaylar yaşandığı da tarihi bir gerçeğimizdir.

Hele, bu kuvvetlerin her ne sebeple olursa olsun, yurt içinde teşkili veya kullanılması ise, kesinlikle yapılmaması gereken, son derece riskli bir uygulama olur. Kuvayı Milliye'nin büyük kısmını oluşturan Ethem'in komuta ettiği 1. Kuvayı Seyyare Müfrezesi'nin, düzenli ordunun ikmal ve sevk-idare disiplinine direnişi, isyanı, bir tedip harekâtıyla tasfiye edilmesi ve bu tasfiye için Atatürk'ün 'canımızdan can kopardık' ifadesi çok iyi incelenmesi gereken tecrübelerimizden sadece birisidir."

Hangi bilim dünyası rahatsız?

Rusya'nın "aşıyı bulduk" açıklamasından Batılı ülkelerin rahatsız olduğuna dikkat çekmiştim. Son olarak Amerika'nın Sesi, "Bilim dünyası ,Rusya'nın aşı açıklamasından rahatsız" başlıklı bir yayın yaptı!

Başlık böyle ama haberin içinde bilim dünyasından herhangi bir açıklamaya yer verilmemiş! Bilim dünyası değil de ilaç tekelleri rahatsız olmalı ki aceleyle uydurma bir haber yapmışlar.

Aynı sitede şöyle bir haber daha var:

"Başkan Donald Trump, sırasında Amerikalı Moderna ilaç firmasıyla 100 milyon doz Corona virüsü aşısı için anlaşma yapıldığını açıkladı.

Trump, Moderna'nın dışında aralarında Johnson&Johnson, Sanofi ve GlaxoSmithKline'ın da olduğu firmalarla anlaşmalar yapıldığını hatırlattı.

ABD'de bu hazırlıklar, 'Işık Hızı Ötesi Operasyon' adıyla ifade ediliyor!"

Peki bilim dünyası, ABD'nin bu ışık ötesi operasyona dair tek bir kelime etmiyor mu? Yoksa tek kelimeyle itiraz edeni bile bilim dünyasının dışına mı atarlar?

Hem sonra bu "bilim dünyası" dedikleri, adı geçen şirketlerde çalışan araştırmacılar olmasın? Bu araştırmacılar, Bill Gates'in "tüm dünyada test edilmeli" dediği "deri altı parçacıklar" için neden sustu?

YORUM EKLE