Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca'nın 15 Temmuz 2021'de yayınlanan Twitter mesajı:
"Çin menşeli Sinovac aşısının iki doz etkinliğinin yüzde 83,5 olduğu belirlendi. 10 bin 218 kişiyle yapılan araştırmanın sonuçları tıp dünyasının ünlü dergilerinden The Lancet'te yayımlandı."
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca'nın 11 Ağustos 2021'de yayınlanan Twitter mesajı:
"İnaktif aşı olan vatandaşlarımızda en yüksek koruma seviyesi 3 doz inaktif aşı olan vatandaşlarımızda. Buna en yakın koruma seviyesi ise iki doz inaktif aşı olup 3. Doz mRNA aşısı olan vatandaşlarımızda."
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca'nın 4 Eylül 2021'de Bilim Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklama:
"Elimizdeki veriler üçüncü aydan sonra bu koruyuculuğun azaldığını, yaşlı grupta ek olarak daha da düştüğünü gösteriyor. Yani 2 doz inaktif aşısı yaptırmış kişi rahat hareket etmemeli, 3 ay sonra yeni aşısını yaptırmalıdır."
***
50 gün içinde birbiriyle çelişen bu kadar açıklamanın üzerine Fahrettin Koca, bir de kelime oyunu yaparak "Covid-19 sonucu hayatını kaybedenlerin yüzde 90'ı ya hiç aşı olmamış ya da aşıları eksik kişilerdir." dedi. Koca ayrıca şu anda aktif vakaların yüzde 81'ini tam aşılı olmayanların oluşturduğunu belirtti.
"Tam aşılı olmayanlar" ne demek? Bir veya iki doz aşı olmuş demek değil mi? Yani aktif vakaların yüzde 81'ini aşı olanlar oluşturuyor!
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde ise yoğun bakımda Covid-19 tedavisi görmekte olan 47 hastanın yarısından çoğunun, çift doz Sinovac aşılı olduğu bildiriliyor!
Hani Sinovac'ın koruma oranı yüzde 83.5 idi! Bu durum, Delta mutasyonu ile açıklanıyor ama başından beri, virologlar, "Mutasyon hızına aşı yetiştiremezsiniz, grip virüsünün aşısı olmaz, bağışıklık sistemini güçlendirici tedavi yöntemleri kullanılmalıdır" demiyor muydu?
***
Bir de bu çelişkili veriler esas alınarak aşı olmayanlardan haftada iki defa PCR testi isteniyor! İyi de vakaların yüzde 81'ini bir veya iki defa Sinovac aşısı olmuş ama üç-dört ay sonra aşısız sayılan kişiler oluşturuyorsa, asıl aşı olanlardan test istemek gerekmez mi?
"Bilime inanıyoruz" diyen insanlar, bu açıklamaları Sağlık Bakanı yapıyor diye "bilimsel" sayıyorsa, benim onlara bir sözüm yok! Çünkü bilimsel düşünce böyle saçmalıklara izin vermez! Ezberini veya önyargısını bilim zanneden insanların bu çelişkileri görmesi mümkün değil... Bu tür insanlar, yetkili makamların önlerine koydukları çarpık verileri iman gibi benimser! Düşünmeden iman ettiği için de yapılan vahim hataları söyleyenleri tekfir eder, yani "aşı karşıtı" der! İlaç şirketleriyle birlikte çalışan küresel propaganda aygıtı böyle buyurmuştur!
***
Japonya'da ise içinden paslanmaz çelik partikülleri çıkan veya şişelerinde yabancı madde veya kirlenme bulunan 1,6 milyon dozdan fazla Moderna aşısının toplatılmasına karar verildi! Bu seriden aşı vurulan iki kişinin öldüğü açıklandı. (Anadolu Ajansı haberidir!)
Bir takipçim, haberi, "Tetanoz olmayalım diyedir" şeklinde yorumladı!
Hüseyin Altındağ adlı twitter kullanıcısı ise İtalya'da, aşılarda bakır, tungsten, nikel, zirkonyum ve çelik partikülleri bulunduğunu, bunların ölümcül olduğunu iddia eden Prof. Dr. Antonietta Gatti'nin, Meclis'te bir konuşmaya hazırlanırken evinin polis tarafından basıldığını ve bilimsel çalışmalarının darmadağın edildiğini hatırlattı. Anlaşılan Japonya'da kimsenin evini basamamışlar!
Florida valisi Ron DeSantis ise aşı pasaportu isteyen kurum veya işletmelere kişi başı 5000 dolar ceza verileceğini açıkladı. Vali, aşı kayıtlarının özel sağlık bilgisi olduğunu hatırlattı ve "kovid aşısı olmak yasal bir zorunluluk değildir" dedi. Bilgilerinize sunulur...